Adıyaman İHD: Savaşa Karşı Barışı Savunuyoruz!


İnsan Hakları Derneği (İHD) Adıyaman Şube Başkanı Avukat Bülent Çınar, yaptığı basın açıklamasında Suriye’nin kuzeyine yapılan saldırıda birçok sivilin öldüğü ve yaralandığını söyleyerek saldırıların bir an önce durdurulmasını, savaş yerine barış politikalarının uygulanmasını istedi.

post

 YEREL    22.11.2022 18:12:34  


İHD ADIYAMAN ŞUBE BAŞKANI AVUKAT BÜLENT ÇINAR’IN BASIN AÇIKLAMASINDAN SATIR BAŞLARI ŞÖYLE:

“Yetkililerin açıklamalarına göre Türkiye, 19 Kasım gece yarısından sonra 20 Kasım sabahına kadar Suriye’nin kuzey ve kuzey doğusu ile Irak’ın kuzeyini savaş uçakları ile bombalamıştır. Özellikle  DAİŞ/IŞİD  isimli  cihatçı  çete  yapılanmasını  direnişi  ile  yenen  Kobane  kentinin bombalanması ise dikkat çekicidir. Yetkililer, hava saldırısına gerekçe olarak 13 Kasım 2022 tarihinde İstanbul Taksim İstiklal caddesinde gerçekleştirilen bombalı saldırının Suriye’de faaliyet gösteren çeşitli örgütler ile bağlantılarının olduğu iddiasını dile getirmiştir. Hepimizin kınadığı  İstiklal  Caddesi  saldırısında  resmi  yetkililerin  sık  sık  farklı  bilgileri  kamuoyu  ile paylaşmaları, soruşturmanın gizliliğini kasıtlı olarak ihlal etmeleri ve ilk günden beri Suriye’deki örgütleri suçlamaları oldukça ciddi kafa karışıklığına sebep olmuştur. Bu durum, siyasi gözlemcilerin ve biz insan hakları savunucularının 7 Haziran- 1 Kasım 2015 tekrar seçim dönemindeki ‘kanlı bir ara döneme mi giriyoruz ‘ şeklindeki kaygılarımızı artırmıştır.

Gerçekleştirilen bu hava saldırısında aynı zamanda çok sayıda sivilin öldüğü ve yaralandığı yönünde bilgiler basın ve yayın kuruluşlarında yer almaktadır. Basına çıkan bilgilere göre Suriye’nin kuzeydoğusunda bulunan Derik Tegil Begil köyünde elektrik dağıtım tesisinin bombalanması sonucu 11 sivilin yaşamını yitirdiği ve 6 sivilin yaralandığı bilgisi paylaşılmıştır. Ayrıca Kobane olmak üzere başka kentlerde de sivillerin öldüğü ve yaralandığı bilgisi basınla paylaşılmaktadır. Bu vesile ile bölge halkına başsağlığı ve geçmiş olsun diyoruz. Hükümete saldırıları bir an önce sona erdirmesi çağrısı yapıyoruz.

Türkiye’nin, Suriye ve Irak ile ilgili TBMM’de kabul ettiği tezkerelere dayanarak sık sık sınır ötesi hava harekâtları düzenlemesi ve özellikle Suriye ve Irak’ta kara gücü bulundurması ve her yıl yeni isimlerle askeri müdahalede bulunması sorunu gittikçe içinden çıkılmaz bir hale getirmektedir.

İnsan Hakları Derneği (İHD) hükümet dışı bağımsız ve gönüllü bir kuruluştur. 1986 yılında 98 insan hakları savunucusu tarafından kurulan derneğin günümüzde 28 şubesi, 6 temsilciği ve 7945 üyesi bulunmaktadır. Türkiye’deki en eski ve en büyük insan hakları örgütü olan İHD’nin “tek ve belirli amacı, 'insan hak ve özgürlükleri' konusunda çalışmalar yapmaktır. 

Güvenlik Konseyi kararı olmadan başka ülkelerin topraklarına fiili saldırıda bulunmanın ve asker bulundurmanın ciddi hukuki sonuçları olacağına dair görüşlerimizi daha önce kamuoyu ile paylaşmıştık.

İHD Dokümantasyon  Biriminin  2015  ile  2021  yılları  arasını  kapsayan  7  yıllık  silahlı çatışmalar nedeni ile tespit edebildiği verilere göre 6019 kişinin yaşamını yitirdiği, 8562 kişinin yaralandığı (Suriye ve Irak’taki çatışmalarda yaşamını yitirenlerin büyük çoğunluğu dahil değildir) bir tabloda çatışmanın insani maliyetinin ne kadar büyük olduğu anlaşılmaktadır.

Türkiye’nin, Rusya’nın Ukrayna işgali ile başlattığı askeri operasyonda arabuluculuk yapması ve barışı destekleyeceğini açıklaması karşısında, Kürt sorunu gibi uluslararası sorun haline gelmiş, doğrudan doğruya Kürtler başta olmak üzere Türkiye, Suriye, Irak, İran ve bu ülkelerin dahil olduğu uluslararası askeri ve ekonomik birlikleri, BM ve Avrupa Konseyini ilgilendiren bir sorun karşısında çatışmada ısrar etmesini anlayamamaktayız. Kürt sorunu çatışma ve savaş politikaları ile çözülmez.

Son hava saldırısı vesilesi ile bir kez daha hatırlatmak isteriz ki;

İstanbul Taksim İstiklal Caddesi saldırısını hiçbir örgüt üstlenmediği halde, soruşturma halen gözaltılar ile devam ederken siyasi iktidarın, neredeyse Suriye ile savaş çıkaracak(mevcut silahlı çatışmayı savaş düzeyine çıkaracak) bir noktaya getirmesine karşı Türkiye’deki siyasi ve toplumsal muhalefetin karşı çıkması gerekmektedir. Aksi takdire savaş koşullarında seçime gidilemeyeceğinin bilinmesi ve durumun en hafif deyimi ile 7 Haziran-1 Kasım 2015 tarihleri arasındaki tekrar seçim döneminin daha da vahimini yaşayacağımız unutulmamalıdır.BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği ile uluslararası insan hakları örgütlerinin iddia edilen ağır insan hakları ve insancıl hukuk ihlalleri iddiaları hakkında olay bölgelerinde araştırma ve inceleme yapması gerekmektedir.

İHD, savaşa karşı barış hakkını savunur. BM genel kurulun 19 Aralık 2016 tarihinde kabul ve ilan ettiği BM Barış Hakkı bildirgesini ve BM İnsan Hakları Konseyinin 22 Haziran 2017 tarihli 35/4 sayılı Barış Hakkının Desteklenmesi kararını hatırlatıyor  ve Barış hakkını savunmanın bizler bakımından en öncelikli konu olduğunu belirtiyoruz. Türkiye hükümetini bir kez daha savaş politikaları yerine barış politikaları uygulamaya davet ediyoruz. Savaşa karşı barışı savunuyoruz.” İfadelerini kullandı ŞEİRDE BU HAFTA

 

#ihd,adıyaman,basın açıklaması