Büyükşahin: Alevi,Allah’ın Mutlak Yaratıcı Olduğuna İnanan İnsandır


Alevilik,Dedelik,Cemevleri,Alevilerin devletten beklentileri ve daha bir çok konuyu Adıyaman'da tüm kesimlerin saygı duyduğu Alevi Dedesi ve kanaat önderi Ali Büyükşahin ile görüştük.

post

 Röportaj    2018-03-06  


Alevilik Nedir? Genel ilkelerini sayabilir misiniz?

·         Allah’ın mutlak yaratıcı olduğuna inanmak.

·         Hz. Ali yandaşı ve soydan gelmek.

·         Hak- Muhammed Ali yoluna girmek.

·         Hz. Muhammed’in peygamberliğini kabul etmek ve ayrıca mürşit olarak görmek.

·         Kuran’ı benimsemek ve akıl-mantık çerçevesi içinde yorumlamak.

·         Hz. Ali’yi rehber ve önder, Hünkar Hacı Bektaş Veli’yi pir olarak kabul etmek.

·         Alevilik İslam’ın tasavvufi ve batını yorumudur.

·         Alevilikte İslami değerlerle, eski uygarlıkların ve kültürlerin bir araya gelerek oluşturdukları toplumsal, sosyal, kültürel ve dinsel bir inanç sistemi bulunmaktadır. Dolasıyla evrenseldir.

·         Allah’ın tüm peygamberlerine ve kutsal kitaplarına inanmak.

·         İnsan sevgisiyle donanımlı olmak ve tüm dünya insanlarını din, dil, ırk, düşünce, renk, inanç ve mezhep farkı gözetmeden eşit görmek.

·         Dört kapı ve kırk makamdan geçerek insan-ı kamil (olgun insan ) olmayı amaçlamak.

·         Rızalık hakkına bağlı kalmak ve kul hakkını yememek.

·         İnsanlık alemine sevgiyle kucak açıp hoşgörülü, barışçı, adaletli, laik ve demokratik bir düzenin kurulmasından yana tavır almak.

·         Eline, beline ve diline sahip olmak.

·         Eşitlikçi ve paylaşımcı olmak.

·         Ezilenin, haksızlığa uğrayanın yanında olmak, zalime ve haksızlığa karşı olmak, ilerici ve çağdaş olmak.

·         Musahip ( yol, inanç kardeşi ) edinerek ikrar vermek ve görgüden (sorgulamadan) geçmek. Yani erenler meydanında, Hakk didarında, Pir divanında ve Mansur darında söz verip kötülüklerden arınmak.

·         Kerbela yasını tutmak.

·         Muharrem orucu ve Hızır orucu tutmak.

·         Kırk sekiz Cuma cemine katılmak.

·         Kin, nefret ve şiddetten uzak olmak.

 

Alevilerin Devletten beklentileri nelerdir:

1.      Devlet, laik ve demokratik düzenin gereği din, dil, ırk, düşünce, inanç ve mezhep farkı gözetmeden herkese eşit yaklaşmalıdır.

2.      Zorunlu din dersleri olmamalı ve herhangi bir mezhep doğrultusunda eğitim uygulanmamalıdır.

3.      Laik devlette Diyanet İşleri Başkanlığının olmaması gerekir. Eğer mutlaka olması gerekiyorsa, o zaman tüm inançlara ve mezheplere eşit mesafede hizmet verilmelidir.

4.      Köprü, havaalanı ve benzeri yatırımlara verilecek isimler toplumda ayrışmalara meydan vermemelidir.

5.      Cemevleri ibadet yeri olarak kabul görmeli ve Camilere tanınan haklar doğrultusunda resmi statüye kavuşturulmalıdır.

6.      Tekke ve zaviyelerle ile ilgili kanun yeniden gözden geçirilmeli laik ve demokratik bir anlayışla düzenlemeler yapılmalıdır.

7.      Cemevlerin de cenaze işleri için imam yetiştirilmeli ve Alevi geleneğine göre cenaze töreni yapılmalıdır.

8.      Alevi sorunlarının çözümü için inanç önderleri olan dedeler ve kendisini yetiştirmiş akademisyen kişilerin görüşleri alınmalıdır.

9.      Kamu hizmetleri için ayrım yapılmadan her inançtan ve düşünceden olanlar alınmalıdır.  Alevilerin vali, emniyet müdürü, müsteşar vs. gibi görevler alması için olanak sağlanmalıdır.

10.  Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ( AİHM ) tarafından Aleviler için çıkarılan kararlar uygulanmalıdır.

11.  İmar planlarına cemevlerine ait yerler konulmalıdır.

12.  TRT ve Devlete ait olan basın yayın organlarında Alevilikle ilgili ( Muharrem ve Hızır günleri vs.) programlara yer vermelidir.

13.  Üniversitelerde Alevi-Bektaşiliğe hitap edecek eğitim birimleri kurulmalıdır.

 

Dede kimdir?Görevi nedir?

 

Dede, Alevi toplumunun dinsel alanda inanç önderi olmakla birlikte onların toplumsal,

sosyal ve kültür alanında da sorunlara çözüm bulmak için görevlendirilmiş bir kişi olarak bilinir.

1.      Dinsel, sosyal ve toplumsal bakımından gereken görevini yerine getirmek.

2.      Toplumu aydınlatmak.

3.      Toplumda birlik ve beraberlik sağlamak.

4.      Toplumun cem, cenaze, evlenme ve nişan gibi törenleri yönetmek.

5.      Toplumun bireyleri arasında ortaya çıkan dargınlık, küskünlük, anlaşmazlık ve kavga gibi sorunlarına çözüm getirmek için çaba göstermek ve barış ortamı yaratmak.

6.      Alevi geleneğinde sürdürülen inanç, örf ve adetleri yaşatmak ve öğretmek.

7.      Toplum bireylerinin düşkün olmaması için iyi ve doğruyu benimsetmek.

8.      Eskiden dedeler hem öğretmen, hem savcı ve hem de yargıç olarak topluma hizmet verirlerdi. Şimdi ise çağın ve uygarlığın gereği olarak medeni yasalarda bu görev  yerine getirilmektedir. Bu durum karşısında dedeler insanların mahkeme kapılarına gitmemeleri için yine eskisi gibi onları eğitip uyarmaları ve doğru yol göstermeleri gerekmektedir. Eğitim alanında da okulların açılması sonucu insanlar aydınlanmaktadır. Ama gene de dede dinsel, sosyal ve toplumsal alanda görevini yerine getirmek zorundadır.

9.      Dede hal ve davranışı ile topluma örnek olmalıdır. Alevi geleneğine göre yol-erkan kuralları doğrultusunda hareket etmelidir.

   

Cemevlerinde yapılması gereken hizmetler  nelerdir?

      Cemevleri Alevi-Bektaşilerin ibadet yerleridir. Cemevi kaynağını Kırklar Meclisinden (Kırklar ceminde) almıştır.

      Cemevinde kadın-erkek farkı gözetilmez eşit haklara sahiptirler. Orada barış, sevgi, eşitlik, paylaşımcılık, dayanışma, birlik-beraberlik ve hoşgörü vardır. Cemevlerinde sosyal, toplumsal ve kültürel etkinlikler yapılabilir.

Cemevlerinde Yapılan Hizmetler:

1)      Görgü Cemleri

2)      Muhabbet Cemleri (eğitici cemler)

Görgü Cemleri:

a)      İkrar Cemi

b)      Musahiplik Cemi

c)      Dardan İndirme Cemi

d)      Düşkün Kaldırma Cemi

e)      Baş-okutma Cemi

Muhabbet Cemleri:

a)      Nevruz Cemi

b)      Hıdırellez Cemi

c)      Birlik Cemi ( Abdal Musa)

d)      Koldan Kopan Cemi (eğitici)

e)      Hızır Cemi

f)       On İki Hizmet Cemi

Alevi Dernek ve Vakıflarının Örgüt Olarak Görevleri nedir?

Örgüt: Kişilerin bir araya gelerek belli bir amaç için meydana getirdikleri kuruluş  (teşkilat).

Örgüt, toplumlar için belirleyici birtakım eylemlerde bulunur. Önemli olan örgütlerin demokratik çerçevede faaliyet göstermesidir.

Dernek: Belli bir amaç gerçekleştirmek için yasal olarak oluşturulan topluluk, cemiyet. Her meslek ve inanç grubuna mensup kişiler bir araya gelerek dernek kurabilir.

Vakıf: Belli bir hizmet için bırakılan mal veya para, Ayrıca, belli amaçlar için faaliyet gösteren kişilerin oluşturdukları kuruluşlara da vakıf denir.

Kimlik: Bir varlığın niteliklerini ve özelliklerini belirleyen durum, vaziyet. Kimlik; kim, neci olduğumuzu belirleyen belgedir. Bir insanın kendini tanıması yaşam için çok önemlidir.

Bu bakımdan örgüt, dernek, vakıf ve kimlik toplum içinde faaliyet göstermek için önemli roller göstermektedir.

İşte Alevi toplumu kimliğini ve yerini yeniden tanımlamak ve gelişmekte olan dünyada varlığını kanıtlamak ve unutulmamak için yasal olarak örgütlenmeye gereksinim duymaktadır.

Elbette önemli olan, toplumu ayrıştıracak faaliyetlerden sakınmak ve barış ortamı yaratmaktır.

 Dernek ve Vakıfların Görevi Ne Olmalı ?

 

1.      Laik ve demokratik düzenden yana tavır alınmalı ve faaliyetlerini bu doğrultuda sürdürmeli.

2.      Konferanslar düzenlemeli.

3.      Açık oturumlar ve seminerler düzenlemeli.

4.      Kütüphane kurmalı ve öğrenciler için saz ve eğitim alanında gelişmeleri için kurslar açmalı ve orada zakir yetiştirmeli.

5.      El sanatlarının geliştirilmesi için olanaklar sağlamalı. Sanatsal sergiler açmalı.

6.      Fakir öğrencilerin burs almaları için maddi durumu iyi olan sponsorlar bularak özendirmeli.

7.      Eşitlik ve paylaşımcılığın yerleştirilmesi için bireyler arasında diyalog ve dayanışma geliştirmeli.

8.      Küskün ve dargınları barıştırmak ve inanç önderiyle birlikte hareket  ederek barış ve hoşgörü ortamı yaratmalı. Dernek yöneticileri inanç önderleri olan dedelerin yol erkanlarına, işlerine karışmamalı.

9.      Çağdaş bilimsel çalışmalara önem vererek toplum aydınlatmalı.

10.  Takvim çıkararak toplumun kutsal yerleri, kutsal günleri (bayramları, Muharrem ve Hızır oruçları, kerbela yası vs.) hakkında bilgi vermelidir.

11.  Toplumda bireyler arasında kardeşlik ortamı yaratmalı.

12.  Toplum din, dil, ırk, cinsiyet, mezhep ve düşünce farkı gözetmeden aydınlatmalı.

13.  Tarihi eser, edebiyat, resim ve müziğe önem vererek gereken duyarlılık göstermeli.

14.  Tarihe mal olmuş yazarların, ozanların, inanç önderlerinin ve ünlü kişilerin anma yıl dönümleri düzenlemeli.

15.  Halkın moralini yükseltecek konserler ve etkinlikler düzenlemeli.

16.  Kadın haklarına ilgi göstererek onlar için eğitici seminerler ve günler düzenlemeli.

17.  Yurt içi ve yurt dışı turizme önem vererek turlar düzenlemeli. (olanaklar elverdiğince)

18.  Resmi ve özel birim, kurum ve kuruluşlarla iyi geçinmek için olumlu diyaloglar geliştirmeli.

 

 

Alevilikte Hz. Hızır’ın öneminden biraz bahsedebilir misiniz?

        Hz. Hızır’ın Alevilikte önemli bir yeri vardır. Hızır Orucu 13-15 Şubat’ta tutulur yani üç gün devam eder. Şubat’ın 19’na kadar da oruç tutulabilmektedir. Hızır bir erendir, velidir, kullardan bir kuldur (Kur’an’da belirtildiği gibi) ve nebidir.

         Hızır orucundan sonra lokmalar yapılır. En önemli Hızır lokmalarından birisi Kömbedir ve oruç bitiminde de Hızır Cemi yapılır.

         Hızır, insanlar dara düştükleri zaman Allah tarafından görevlendirilen bir kurtarıcıdır. Hızır yeşillik anlamındadır. Hızır, sevginin, barışın, hoşgörünün, eşit paylaşmanın ve kardeşliğin simgesidir.

Söylencelere göre Hızır, dünyanın sonuna kadar insanlara yardımcı olmak için yaşayacaktır. Çünkü o ölümsüzlük suyu (Ab-ı Hayat) içmiştir. Bu vesileyle Hızır ve Hızır günlerinin tüm insanlık alemine huzur ve mutluluk getirmesini diliyorum."

Çok teşekkür ederim.

"Ben size teşekkür eder,çalışmalarınızda başarılar dilerim. " ŞEHİRDE BU HAFTA

Röportaj : Ferhat VURAL

#ali büyükşahin,alevi,dede,ferhat vural,röportaj,adıyaman