'Hiçbir iktidar avukatları susturamayacaktır'


Adıyaman Barosu,Adalet komisyonunda kabul edilen ve Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) gönderilerin çoklu baro düzenlemesine tepki olarak Adıyaman adliyesi önünde basın açıklamasından sonra oturma eylemi gerçekleştirdi.

post

 Güncel    09.07.2020 17:25:10  


Adıyaman Barosu başkanı Av.Mustafa Köroğlu ve baroya üye avukatlar,Adıyaman adliyesi önünde toplandılar.Burada basın açıklamasını okuyan Av Mustafa Köroğlu,çoklu baro düzenlemesine 80 ilin baroları olarak karşı çıktıklarını söyledi.

Başkan Köroğlu sözlerine şöyle devam etti." Değerli meslektaşlarım, Avukatlık yasasında değişiklik ön gören yasa teklifi 80 baro başkanımızın itirazlarına rağmen Adalet Komisyonunda geçmiş, TBMM genel kuruluna sunularak görüşülmeye başlanmıştır. Tüm toplumsal kesimlerin görüşüne başvurulduğu iddiasına sahip olan siyasi iktidar, teklifin yasalaşması için adeta yangından mal kaçırır gibi bir tavır sergilemektedir. Tüm baro başkanları Ankara’ya hareket etmiş durumdadır. Bu tasarı görüşmesi bitinceye kadar Ankara’dan ayrılmayacaklarıdır. Yürüyüş ve oturma eylemlerini sürdüreceklerdir.

            Yapılan değişikliğin dünyada örneği bulunmamaktadır. Nasıl ki Türk tipi başkanlık sistemi getirildi ise aynı şekilde Türk tipi çoklu barolar oluşturmak istemektedirler.

            Temsilde adaletsizlikten bahsetmektedirler.  Getirmek istedikleri temsil sisteminde ise 30 üyeli baro ile 5000 üyeli barolar eşit bir şekilde temsil edileceklerdir. Diğer bir deyiş ile en az avukatın bulunduğu Tunceli barosu 33 Avukat ile 4 delege, İstanbul Barosu da 50.000 üyesi ile 7 delege ile temsil edilecektir. Bir taraftan 7 kişiye bir delege düşerken diğer taraftan 7.000 kişiye bir delege düşecektir.  Bunun temsilde adaleti değil eşitsizliği doğuracağı açıktır.

            Bu şekilde İstanbul, Ankara, İzmir barolarının delege sayısını düşürerek TBB yönetimini el geçirip hükümet yanlısı barolar yani sarı barolar oluşturmaya çalışmaktadırlar.

            Nispi temsil veya çarşaf liste sistemini önermemektedirler. Temsilde Adalet diye bir dertleri yoktur. Bütün dertleri yandaş barolar oluşturmaktır.

            Değerli meslektaşlarım çoklu baro sistemi dünyanın hiçbir ülkesinde yoktur. Sadece bir örnek vardı. O da İran’dır.  İran’da merkez baroları 1953 yılında liberal başbakan Dr. Muhammed Musadık kararnamesi ile  kurulmuş  insan hak ve hürriyetlerinin korunması yolunda büyük adımlar atılmış 1970’e gelindiğinde dünyanın sayılı baroları arasına girmiş İran merkez Barosunun üyeleri doğrudan Londra, Paris ve Cenevre barolarına kayıt yaptırabilecek ve dava alabilecek seviyelere ulaşmıştır. 1979 İslam devriminden sonra 1980 yılında çoklu baro yani hükümet yanlısı barolar oluşturulmuş neticede avukatlık ve barolar işlevsiz hale getirilerek Hükümet yanlısı müşavir dernekler haline dönüştürülmüştür. Bugün İran’da sadece hükümet yanlısı müşavir dernekler vardır. Avukatlık tamamen gereksiz hale getirilerek işlevsiz hale sokulmuştur.

            Ülkemizde de yapılmak istenen tam da budur.  Türkiye’deki avukatlar bunu bildiği için sağ-sol ayırımı yapmadan hepsi tek yürek halinde bu değişikliğe karşı ayaktadırlar. Anayasa mahkemesine başvuru dahil en son noktaya kadar toplumsal mücadele devam edecektir.

            Bu, avukatlığı bölme, yandaş baro oluşturma operasyonu görüş ve düşüncesi ne olursa olsun tüm avukatları birleştirmiştir. 140.000 avukat tek yürek halinde elinden geleni yapmaktadır.

            Ne yazık ki; avukatlık yemini ettikleri halde tekrar milletvekili seçilmek ve menfaatlerini korumak için kişiliklerinden, meslek onurundan taviz vererek mesleklerini yok edecek böyle bir teklife imza verip destekleyen Avukat vekiller bulunmaktadır. Bunların avukatlık ruhsatları olabilir ama Avukatlık mesleğinin hiçbir vasfını taşımamaktadırlar. Tarih bunları af etmeyecektir.

            Avukatlık, Cumhuriyetin temel ilkelerinden, insan hak ve hürriyetlerinden yana olmak, işkenceye, kötü muameleye karşı durmak, kadına yönelik şiddete, çocuk istismarına karşı savaşmak, doğadan yana olmak, çevreyi hatta hayvanları korumaktır.

            Bizim topumuz, tüfeğimiz yoktur. Tek amacımız, evrensel hukuku hâkim kılmak için canımız pahasına da olsa hukuku ve adaleti savunmak ve hür türlü ayırımcılığı karşı durmaktır. Avukatların üstü yoktur. Kölesi de hiç olmamıştır. Onuru varlık sebebidir. Avukatlar susmayacaktır. Hiçbir iktidar da avukatları susturamayacaktır.

            Savunmaya dokunma.savunma susmayacaktır. Herkesin bir gün savunmaya ihtiyacı olacaktır" dedi.

Polisin güvenlik önlemi aldığı basın açıklaması ve yarım saatlik oturma eyleminden sonra avukatlar sessizce dağıldı. ŞEHİRDE BU HAFTA                                                      

#adıyaman,adıyaman barosu,çoklu baro,tbmm,tepki