Davutoğlu'ndan çarpıcı 'Erdoğan' yorumu: Vesayet altında, yakında tasfiye edilecek


Gelecek Partisi lideri Davutoğlu, hem Erdoğan hem de Selçuk Özdağ'a yönelik saldırı ile ilgili KARAR TV'de çok çarpıcı açıklamalarda bulundu: Erdoğan, şu anda 28 Şubatçıların vesayeti altında. Buradan uyarıyorum, ilk aşamada Erdoğan da tasfiye edilecek. BionTech aşısının geldiği söyleniyor, iktidara yakın çevrelerin bu aşıyı olduğu söyleniyor. Bu doğruysa, bu siyasi ahlaksızlıktır. Selçuk Özdağ'ın kafasına 17 dikiş atıldı. Şu an kendisi taburcu oldu ama öldürmek kastı olan bir eylemdi.

post

 Siyaset    17.01.2021 16:37:43  


Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, hem Erdoğan hem de Selçuk Özdağ'a yönelik saldırı ile ilgili KARAR TV'de çok çarpıcı açıklamalarda bulundu, "Erdoğan, şu anda 28 Şubatçıların vesayeti altında. Türkiye'ye otoriter bir deli gömleği giydirmek isteyenler şu anda Erdoğan'ı kuşatmış durumda. Sayın Erdoğan'ı buradan uyarıyorum, aklı başında herkesi uyarıyorum, bundan sonraki ilk aşamada Erdoğan da tasfiye edilecek ve muhafazakarların bir daha başı dik dolaşamayacakları tarzda bir otoriter rejim kurulacak" dedi.

Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın silahlı ve sopalı saldırıya uğrayan Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ'la telefon görüşmesinde 'geçmiş olsun' demediğini söyledi.

Davutoğlu, Erdoğan'ın Cumhur İttifakı ortağı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'den gelecek tepkiden çekindiğini belirtti.

Davutoğlu şunları kaydetti: "Selçuk Bey dün bir ameliyat geçirdi. Bu öldürme kastıyla yapılan bir eylemdir. Fiilen içinde silahlı vardır. Beş kişiden ikisi silahlı. Selçuk Bey, geçmişte tecrübelerinden hareketle tedbirli davranmasaydı, ‘Kıymetli bir siyasetçiydi, çok üzüldük’ diye cenazesinde konuşuyor olacaklardı.

Bahçeli, 4 koalisyon teklifimi de reddetti. Bakan istedik, onu da vermedi. Tuğrul Türkeş, o zaman Bakanlık teklifimi kabul ederek Bahçeli'nin oyununu bozdu. MHP Genel Başkan Yardımcısı çok tehlikeli mesajlar veriyor. Bahçeli de kutuplaşma dilini körüklüyor. Türkiye'yi şiddet sarmalına dönüştürmeye çalışıyorlar. Bu gidişat, çok endişe verici."

Davutoğlu'nun açıklamaları şöyle:

"Selçuk Özdağ'a yapılan, öldürme kastıyla yapılan bir eylemdir. 5 saldırgandan 2'si silahlıydı. Selçuk bey tedbirli davranmasaydı bugün Selçuk beyin cenazesinin arkasından "Kıymetli bir siyasetçiydi, çok üzüldük" diye konuşacaklardı.

Daha önce Sayın Kılıçdaroğlu'na linç girişimi oldu. Sayın Akşener'in evini basmaya kalkıştılar. Gazetecilere fiili baskılar, tehditler oldu. Tehdit ve hakaret kültürünün normalleştiği bir süreç görüyorum ve bu beni ciddi şekilde endişelendiriyor.

Otoriter eğilimleri normalleştirmek hatta daha da otoriter eğilimleri artırmak için önce toplumsal huzursuzluklar tahrik edilir. Türkiye'de bir de öyle bir ekonomik tablo var ki zaten toplumsal huzursuzluğun başlı başına sebebi olan genç işsizlik had safhada. Siyasiler böyle saldırılarda içine sinmese bile çıkar, kınarlar. Maalesef Türkiye'yi yönettiğini iddia eden iki parti ve perde gerisinden yönettiğini iddia eden partinin liderlerinden hiçbir açıklama gelmedi.

Erdoğan, Selçuk Özdağ ile yaptığı telefon görüşmesinde "Geçmiş olsun" demiyor. "Failleri bulacağız, cezalandıracağız" da demiyor. Olaydan 10 saat sonra yapılan telefon görüşmesinde "Selçuk bey hayrola ne oldu? Ankara'da mısınız?" diyor.

Cumhurbaşkanlığı makamında olan birisi mutlaka o bilgileri alır ondan sonra o telefonu açar değil mi? Bu olayı önemsizleştirmektir. Muhatabınız 17 dikişle hastanede yatıyor. Bugünkü AK Parti milletvekillerinden biri Cuma namazına giderken böyle bir saldırıya muhatap olsaydı Sayın Erdoğan nasıl bir dil kullanırdı? Sayın Özdağ'ın canı herhangi başka birinin canından daha mı az değerli?

Ankara'nın göbeğinde bir partinin genel başkan yardımcısı silahlı saldırıya uğruyor. Hemen ardından onunla röportaj yapan gazeteci saldırıya uğruyor. 48 saat doldu, halen failler bulunamadı veya bulundu da gizleniyor. Sonraki seçimi "vatan haini" ve "vatanperverler" arasında bir seçim haline dönüştürme ve olağanüstü şartlarda bu seçimi yaptırma çabası var. Ben bunu görüyorum ve uyarıyorum Sayın Cumhurbaşkanı'nı, bu yolun sonu son değil.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Türkiye'ye çok tehlikeli mesajlar veriyor. Sayın Bahçeli eğer milletin birliğine sahip çıkacaksa kutuplaştırıcı dilden kendisinin sakınması lazım. Bahçeli bugün kutuplaştırıcı ve dilin ve eylemin tarafında.

Erdoğan, şu anda 28 Şubatçıların vesayeti altında. Türkiye'ye otoriter bir deli gömleği giydirmek isteyenler şu anda Erdoğan'ı kuşatmış durumda. Sayın Erdoğan'ı buradan uyarıyorum, aklı başında herkesi uyarıyorum, bundan sonraki ilk aşamada Erdoğan da tasfiye edilecek ve muhafazakarların bir daha başı dik dolaşamayacakları tarzda bir otoriter rejim kurulacak. Erdoğan'ın bir sonraki seçimi kazanma ihtimali yok denilecek kadar azdır fakat bu tür baskılarla kazansa bile etrafı öyle bir şekilde kuşatılmış olacak ki Türkiye'de demokrasiden bahsetme imkanı olmayacak.

Erdoğan'ın siyasi hayatında son dönemde yaptığı tek şey şudur: Herkesi bir müddet için kullanmaya elverişli bir araç gibi görüyor. Selçuk Özdağ çok basit bir soru sordu Bahçeli'ye. 17-25 Aralık'ı niye akladınız dedi. Orhan beye niye saldırı yapıldı? Orhan bey de bunu, "Bahçeli'ye ağır eleştiri" diye yazısında kullandı. Çok açık, bu ipuçlarından yürüyen herkes saldırının sebebini ortaya koyar.

MHP'nin üye sayısı düşüyor çünkü samimi Ülkücüler "Türkiye'de milli birlik" diye diye üç beş zengine, müteahhide ülkenin bütün kaynaklarının satıldığını görüyor. Türkiye'de şu anda erken seçim şartları var." Kaynak:KARAR

#gelecek partisi,ahmet davutoğlu,selçuk özdağ,saldırı,açıklama,şehirde bu hafta