İletişim ve Kültür


 Prof.Dr.Suat GEZGİN    25.10.2020 13:08:41  


Kültür kendi içerisindeki sosyo-politik mekanikler çerçevesinde şekillenmiş grupların toplumsal birliktelik içinde gerçekleştirdikleri şeklinde lanse edilse de, onun dışında kalan, yani genelden bağımsız hareket eden gruplarında bir üstü deli olma görevi taşımaktadır.

Bu üstün nitelik, alt kültür grupları olarak da adlandırılan kendi iç dinamiklerini oluşturmuş ve genel anlamda birbirlerine toplulukları bir çatı altında toplamayı ifade etmektedir.Williams'ın çalışmasında aktardığı gibi alt kültür kavramı 1970 ve 1990 arasında müziği, kültür ve kimlik arasında kurulan ilişkiyi tanımlamak için kurulan bir tabir olmuştur.Antropolojik çıkarımlar da ise kendisini daha derin ve insan odaklı olarak ortaya çıkaran alt kültür, zamanla pek çok grubun oluşması ile evrilmiş yarı bağımlı al sistemleri oluşturmuşlardır.

Alt kültür grupları bağlı bulundukları üstteki kültürün aidiyeti etrafında kendi varlıklarını kimliklerini korumayı tercih ederler.Günümüzdeki karşılığı açısında bakıldığında müzikten kitaba,sinemadan tiyatroya kadar olduğu gibi politikadan sosyoloji iktisattan, sayısal ortama kadar çok ama çok geniş çevrelerde kendisine referans bulabilmektedir.Bir Marjinallik olarak da kimi çevrelerce lanse edilse de, fikirsel anlamda yaşanan birlikteliklerin bir sembol olarak ifade olunmaktadır.Daha eski çıkış noktaları, dini, politik ve cinsiyete dayalı kesin ayrımlar üzerinden ulaşırken, günümüzde daha çok sayıda etkenle birlikte yeniden bir ayrılma tabi tutulmaya başlamıştır.Örneğin 1960‘ların sonlarında ki bir hippi grubu at kültür olarak tanımlanırken Amerika’daki Apaçi soyundan gelenlerin de nüfus bakımından azınlıkta kalmaları neticesinde alt kültür olarak tanımlaması gibi bir durum söz konusudur.

Bu anlamda kimlik sorulan sorular karşısında farklı nitelikler oluştuğunu göstermektedir.Sibertik olarak adlandırılan sayısal ortam kültür kategorileri de, işte bu anlamdaki ayrıma örnek teşkil etmektedir.Aslında belirli anlamda ayırt edici özelliği net olmamakla birlikte, fikirlerin dünya görüşlerini ifade edilmesi noktasını oluşturmaktadır.