Rahmetli Dedelerim;


 M. Sadık BEKTAŞ    14-05-2017  


Sevgili okurlarım, bugün karşınıza ne yazık ki yüreği biraz buruk biri olarak çıkıyorum. Tam 2 yıl önceydi, ellerinde büyüdüğüm, bana siyaseti, toplumu, kültürü ve dinin ne olduğunu en güzel şekilde anlatan dedem Abdullah Bektaş'ın ölüm haberiyle sarsılmıştım. Ama daha acısı içimde taze iken, bir diğer, çınar dedem hayata gözlerini yumdu. Bizlere bıraktığı en güzel miras ise, kızı olan, annem olan o dünyalar güzeli insandı. Ellerinden öptüğüm, 6 erkek kardeşi, 6 erkek oğlu büyüten yiğit bir kadın var, benim anam, canım, ciğerim, yüreğim.

 Hani derler ya, yemeyen yediren, içmeyen içeren, herhalde bu deyime en iyi örnek annemi, anneleri gösterebiliriz. Ama ondan da daha yüce bir insan vardı. Ona bu sadakati, vefayı öğreten, 200 torun sahibi, yıllarca muhtarlık yapmış, misafirperver, yüreği delikanlı bir insan, Mehmet Can Aslan. Geçenlerde hayata 90 yaşında gözlerini yuman, bu delikanlı dedem, geride gençlere bıraktığı bir çok örnek davranış var... Biz yeni nesil gençler her ne kadar anlamasak da, uygulamasak ta, böylesi yaşlı insanlar toplumumuzun gelişmesini, örf adete ve geleneklerin yaşamasını sağlayan ender insanladır.Geçenlerde ölüm haberini aldığımda, taziyede bulunamamanın üzüntüsünü yaşadım. Her ne kadar son anlarında yanında olamadıysam da, yüreğimde, gönlümde her şeyden önemlisi ise, Anneme her baktığımda, bizlere böyle bir insan bıraktığı için dua etmeye devam edeceğim.

Bu vesileyle, başta o iki güzel insan olan dedelerim olmak üzere toplumumuzun böylesi değerli güzel insanlarına sahip çıkması gerektiğini bir kez daha dile getiriyor, merhumlara Allah'tan rahmet diliyorum.