Gösteriş meraklısı kentin sanal gündemi
R. Ferhat VURAL 29-10-2017
Aylardır işimizi gücümüzü bırakıp sanki bu kent için çok önemliymiş gibi, Ak parti il/ilçe başkanlığına kim gelecek kim diyecek diye beyin fırtınası yapıyoruz.
Allah aşkına çok mu önemli Ak parti de kimin il/ilçe başkanlığına getirileceği?Ha Ali gelmiş ha veli gitmiş ne değişecek? Bakan mı seçiliyor,Başbakan mı yoksa Cumhurbaşkanı mı? Giden üç günde unutulacak,yalakalar içinse değişen hiç bişey olmamış gibi yenisinin etrafında fink atacaklar o kadar.Sanki vefa mı gösterecekler,hak hukuka mı bakacaklar "yahu biz bunu istemiyorduk nereden çıktı bu adam bu makama layık değil " mi diyecekler hayır hiç birini demeyecekler.Çünkü bunların cemazülevellerini de bilirim ben..
Birde Adıyaman'ın gerçek gündemine bakalım.Hele bizler bu sanal gündemle meşgul olurken yaşadığımız şehirde neler olmuş.
Neler olmuş neler!
10'larca cinayet işlendi.-ki bu cinayetlerin çoğu konuşularak halledilecek olaylardı-10'larca ölümlü/yaramalı trafik kazası oldu.Bir çok taciz/tecavüz olayı vuku buldu,bunların bir kaçı mide bulandıran cinsten ve yayın yasağı olduğu için yazamıyoruz.Bir çok gencecik beden uyuşturucu ile tanıştı bunlardan bir kısmı suçüstü olup cezaevine gönderildi.Ekonomik nedenlerden dolayı bir çok aile yıkıldı boşanmalar arttı-Ki Adıyaman'daki boşanma oranları Türkiye ortalamasının üzerinde seyrediyor-Bir çok esnaf iş yapamadıkları veya yüksek kiralardan dolayı kapısına kilit vurdu.Bir çok insan ırgat olarak başka şehirlere giderken yolda kaza geçirdi ya öldü ya yaralandı.Kimi ise gittiği şehirlerde potansiyel terörist muamelesi görüp dayak yedi..Daha neler oldu neler...!
Bu olayların hiç birisi Ak Partinin il/ilçe başkanlığına kimin getirileceği kadar ilgi görmedi,tartışılmadı,konuşulmadı.Ne medya da,ne sanal medya da, ne STK'larda, ne de muhalefet partilerinde, kısacası bir toplumu içten içe kemiren geleceğimizi karartan bu olaylar sadece gazetelerin sayfaları dolsun diye haber yapıldı ve ikinci gün unutuldu..!
İnsan sormadan edemiyor.Yahu lafa geldi mi hepimiz Adıyaman'ın geri kalışından şikayet ederiz."ırgat kent,sahipsiz memleket" basmakalıp cümlelerimizdendir.Peki, bu şehir akıllara ziyan bu duyarsızlıkla mı gelişecek? Yoksa gerçek sorunlar halı altına süpürülerek mi çözülecek?Ya da "aman bana dokunmayan yılan bin yaşasın" anlayışıyla mı? Veya "ölen ölür kalan sağlar bizimdir" düşüncesiyle mi? Söyleyin hangisiyle?
Bu şehirde hiç mi akil insanlar yok? Çıkıp ta "beyler protokolle,kabullerle,boş beleş şeylerle geçirecek zamanımız yoktur,bu şehrin çok daha önemli sorunları var,gelin ortak akılla bunların üzerinde düşünüp çözüm üretelim.." diyecek sağduyulu bir ses?
"Dünyanın çok acı çektiğini görüyorum. Ama bunun nedeni, kötü insanların uyguladığı şiddet değil, iyi insanların suskunluğu."Napolyon Bonapart
.png)
