"ESAYIŞ BERKEMAL .."


 R. Ferhat VURAL    14-12-2015  


Kerim KORCAN'ın aynı adlı hikayesinden uyarlanan TATAR RAMAZAN filmini çoğumuz izlemişizdir.Birinci bölümde cezaevi müdürü ve gardiyan zihni arasında geçen bir sahne vardır.Gardiyan ZİHNİ içerdeki bir kaç mahkumla bir tezgah kormuş ve Tatar RAMAZAN da bu tezgaha çomak sokuyor.Haliyle zihni ve diğer işbirlikçisi mahkumlar bundan rahatsızlık duyuyor.Gardiyan Zihni Tatar Ramazanı Cezaevi müdürüne gammazlar,Zihni ile Cezaevi müdürü arasında şöyle bir konuşma geçer..

ZİHNİ;Bütün koğuş şikayetçi müdür beg(Tatar Ramazanı kastederek)herkesi yıldırmış, mahkumları kumara alıştırmış..

MÜDÜRÜ;Desene çok uğraşacağız burayı düzeltmek için..

ZİHNİ;Bunlar böyledir müdür beg,esker değil ki emir veresin...

MÜDÜR:Ne yani bunlar ayrı bir canlı türü mü?

ZİHNİ;Öyledir,dışarda tütün yüzü göremeyen içerde püfür püfür esrar içiy..

MÜDÜR;Allah Allah,İnsanları ıslah için kurulan yerde bunlar tuhaf değil mi?

ZİHNİ;Tuhaftır müdür beg,sebebi icredir enleşılememiştir.Daima gardiyanlar suçu cendermeye,cendermede suçi gerdiyana atar.

MÜDÜR;bi türlü de anlaşılmaz dimi?

ZİHNİ;Enlaşılmez,hem size bişey deyimi müdür beg,esrardende efyonden de bir zerar gelmez.Uyuşturcu uyuşturur uyutur,mehkum yatiyorsa ESAYIŞ BERKEMALDİR..

MÜDÜR;Şaştım doğrusu,sen bunları bana söylememiş ol..

ZİHNİ; Peki mudür beg...

ve film burada bitmez devam eder...  

Ne yazık ki bu tip tezgahlar ve kompaslara sadece filmlerde değil,hayatın her alanında rastlamak mümkündür.Bazen dürüst bir tüccar,bazen dürüst bir memur,müdür,amir,siyasetçi veya içi insan sevgisiyle dolu sadece insanlara yardımcı olmak için tüm mesaisini harcayan bir bürokrat..Ve bu dürüst insanlar "gardiyan zihni" tıynetinde olan bazı   haramiler tarafından gammazlanır "çamur at izi kalsın" misali  her türlü iftira ve şantaja maruz bırakılır..Sebep rantlarına çomak sokuldu diye.  Sadece bu kadarda değil.Her iktidar döneminde bazı " Zübükler "türer.Bu " Zübükler " iktidarın nimetlerini sadece kendisi ve şürekası için kullanır.. Tüm bunlar gözümüzün önünde cereyan etmesine rağmen bakakalır zerre kadar insani  bir tepkide dahi bulunmayız..Peki İsmet İnönü'nün dediği gibi "bu memlekette namuslular namussuzlar kadar cesaretli olmayacak mı"? Olmayacaksa vay halimize...