"DEME VAR MI BEN GİBİ "

Hatırlarsanız cemaattin popüler olduğu günlerdi,cemaatte mensup bir takım insanların havasından cıvasından geçilmeyen günler.. O günlerde dahi kimse cesaret edip onlara bir şey söylemezken bu Emminiz onlara "yapmayın haddi aşanlardan oluyorsunuz.."dediği halde dinlemediler..Ve bugün;O camiadan en çok nemalananlar (iş bağlantıları,çocuğunu beleşten dershane,kolej ve üniversitelerinde okutan..vb) en çok tepkiyi gösterenler olması ne kadar acı değil mi? Ancak bir o kadar acı olan ise iktidarın,devletin bu camiadan boşalan alanlara diğer cemaatlerin sırtını sıvazlayıp onları yerleştirmeye çalışması..Tıpkı diğerleri gibi bu seferde bunlar böbürlenip protokollerde ekabir takımının yanında bizlere hava cıva atıyorlar..

Bu camiaların yanı sıra, iktidarlara, devlette güvenip haddi aşanlara sesleniyorum...Gün olur devran döner, ister bu dünyada ister öbür dünyada  Siz,siz olun " bizi ağa babamız paşamız,Şıh'ımız,Hoca efendimiz kurtarır diye haddi aşanlardan olmayın " bakınız Rabbimiz ne diyor;"Hadi aşmayın şüphesiz ki  Allah haddi aşanları sevmez.(Maide 87).."..Ne varsa sizde var, sizin güzel bir  ameliniz varsa neyse,eğer yoksa da "Kızım Fatıma amelin olmasa seni ben bile kurtaramam."(H.Ş)Kudsi mesajları kulağınıza küpe ediniz derim.. Hatırlayın  cemaatin lideri bundan 3 sene önce şunları söylemişti de birileri de bu sözü keramet olarak algılamıştı,"bir gün gelecek stadlara sığmayacaksınız.." Ancak ne hazindir ki bu bu sözü söyleyenler üç yıl sonra kaçacak delik bulamıyorlar...İşte böyle sevgili canlar,"gün ola harman ola "dedikler bu olsa gerek..

İşte bu haftaki hikayemiz..

“HÂLÂ YİĞİTLİK TASLIYOR!”

Sultan Veled zamânında, zâlim bir kimse vardı. Malı, mülkü ve akrabâlarının çok olmasından istifâde ederek, bâzı kimselere eziyet ederdi. Bunu Sultan Veled’e şikâyet eylediler. Sultan Veled onu huzûruna çağırıp nasîhat ettiğinde, kaba sözlerle îtirâz etti. Onun bu kaba sözlerine sükût eden Sultan Veled hazretleri, o çıkınca; “Bunun bir hafta ömrü kaldığı hâlde, hâlâ yiğitlik taslayıp sıhhatine güveniyor” buyurdu. O zalim adam dergâhtan çıkıp evine giderken, nereden geldiği belli olmayan bir ok, göğsüne saplandı. Bir hafta sonra da öldü.

Ne demişler:

Mala mülke olma mağrur, deme var mı ben gibi?

Bir muhâlif yel eser, savurur harman gibi!

Bu haftalıkta bu kadar benim kıymetli okuyucularım,yeni haftada buluşmak ümidiyle kalın sağlıcakla..