Müftü hocamızın vaazını dinlerken..


 R. Ferhat VURAL    09-12-2018  


Din adamlarımızın vaazı nasihatlerini dinlerken,insan sormadan edemiyor.Mübarekler, sizler bu toplumda yaşamıyor musunuz? Ne zaman hayatın gerçeklerinden konuşacaksınız?

Örneğin güzel ahlaktan konuşurken,güzel ahlak'ın sadece namaz kılmak oruç tutmaktan ibaret olmadığını, güzel ahlakın söz verip de sözünde duran,kul hakkına girmeyen,haram/faiz yemeyen,zulme haksızlığa rıza göstermeyen,okuyan araştıran "Cahillerden olmaktan Allaha sığınan "..Asıl bu özelliklerin  güzel ahlak olduğu ve İslam'ın ise güzel ahlakın zirvesi olduğu neden vurgulanmaz?

Geçtiğimiz cuma günü Adıyaman ulu camideyiz.Vaaz kürsüsünde Müftü hocamız var.Hocamız, vaazında ağırlıklı Peygamber efendimiz ve sahabenin hayatından örnekler verdi.. Satır aralarında hadis sorgulayıcılarına da mesaj vardı.Diyanet teşkilatının hac organizasyonuyla ilgili bilgi verdikten sonra sözü Yemen'deki katliama getirdi.Yemen'de insanların açlıktan öldüğünü,çocukların açlıktan dolayı kaburga kemiklerinin sayıldığını ve Yemen de katliam yapıldığını söyledi.Bu ülkenin  ümmettin sigortası olduğunu söylerken,sözlerinde biraz şovenlik kokusu vardı.Vaazın sonunda yemen için para toplayacaklarını söyleyerek bitirdi vaazını..

Yerimden fırlayıp ey müftü hocam,sen eksik anlatıyorsun doğrusu şunları da söylemen lazım diyecektim ama  diyemedim.Nedenine gelince, vaaz verilirken  uyuklayan cemaat,benim bu haykırışımla uyanıp bana tepki vereceklerini biliyordum. Öfkemi isyanımı içime attım..Tepkilerden korkmasaydım şunları haykırırdım..

-  "Medeni" Dünyanın seyirci kaldığı Yemen de, ölen çocukların katili İran ve Suudi Arabistan'dır.Bu iki ülke,Saçma sapan bir mezhepçilik uğruna Yemen'i ateşe veriyorlar.Kadın,erkek,çoluk çocuk demeden katliam yapıyorlar.Ve bütün  İslam ülkeleri de bu katliama seyirci kalıyor.Hiç kimse bu ateşe bir damla su dökemiyor.Çünkü ölen Müslüman öldüren de sözde Müslüman! Neden bunu da söylemiyorsun müftü hocam derdim.

-Suudi Arabistan'ın başında bugün bedevi bir kabilenin ve bu kabilenin başında da şizofren bir prensin  olduğunu söylerdim.O prens ki kendisine muhalif insanları diri diri kesen bir katil.Ülke  kaynaklarının hatta hac/umre ibadetini eda etmek için oraya giden hacıların bıraktığı paraların, bu bedevi aile ile Amerika'ya hatta israil arasında paylaşıldığını, ve mermi/ bomba olup Yemenli,Filistinli  çocukları öldürdüğünü haykırırdım.. İran'ın da hakeza,muhalifleri vinçlerle infaz ettiğini,Suriye'de kendisine bağlı Haşdi Şabi denilen sapık katiller sürüsüyle  katliam yaptıklarını da ekle derdim..   

-Cemaatte dönüp, en azından ikinci üçüncü sefer Hac ve Umreye gitmek isteyen Mü'minler, bu yılki umre ve hac ibadeti için harcayacağınız paraları Yemen ve diğer mazlum Müslümanlar için harcayın derdim.Öyle ya insanın kardeşi açlıktan,bombalar altında can verirken, insan kardeşini o halde bırakıp hiç umreye hacca gider mi?

 - Müftü hocam sen ümmetin sigortasından bahsediyorsun? Hangi sigortadan? Adaletsizlikten,haksızlıktan,torpilden  sigortası atılan milletin sigortasından mı bahsediyorsun? Bu ülkedeki haksızlıkları,suistimalleri,torpilleri dile getirmeye zülfüyara azıcık dokunmaya  yeminli misiniz?diye sorardım.

Ve son olarak şu ilahi mesajı hatırlatırdım haddim olmayarak. "Rabbinin yoluna Hikmet ve güzel mevize (öğüt) ile çağır ". Sen ise yer yer siyasallaşan,bazen şoven kokan o sert üslubunla bizi soğutuyorsun!