YERELİ YAZMAYA DEVAM..

Eselamunaleykum  benim sevgili okuyucularım,

Geçen hafta ki yazım sizlerden bayağı ilgi gördü.Bu hafta sizin hatırınız için şöyle çarşı Pazarları kolaçan edeyim ve yeni bir havadis var mı yok mu öğreneyim diye  bir baştan bir başa caddeleri arşınladım..

Efendim,konuştuğum ahali genelde işlerin kesatlığından şikayetçi.Çoğu esnaf “kar mardan vazgeçtik zarar etmeyelim yeter,hele şu ödemelerimizi yapalım bir şey  istemiyoruz ”dediler.Konuştuğum esnaf adaşım Ayzer, bana farklı sıkıntılardan dert yanarak şunları söyledi “ya Ebzer kardaş ,her şeye çare varda bu" taklacılar" ne olacak? adam komşumuz birkaç kuruş istiyoruz üç beş günlüğüne diyor ki valla yok ama ,istiyorsan kart geçiren arkadaşım var karttan çekelim..” halbuki kendisi yapıyor bu işi, topu başkasına atıyor,diyemiyorum ki madem bu işi yaptığın halde itiraf etmeye utanıyorsun peki niye yapıyorsun. Kuldan utanıyorsun da  Allah’tan niye korkmuyorsun ..?Ama diyemiyorum çünkü komşuyuz beraberde camiye gidip namaz kılıyoruz.!!

  Ayzer adaşımın sohbeti doğrusu canımı sıktı,çayımı içip ayrıldım.Şöyle içimi ferahlatacak bir haber duyayım birinden dedim baktım kuluma  Hemo dayı  girdi.Bana, “hele gel şurada oturup iki lafın belini kıralım “dedi..hayırdır dedim , ”hayırdır hayırdır dedi.”

Bak Ebzer dedi “siz gazeteci geçiniyorsunuz ama hiç bir şeyden haberiniz yoktur.İlimizin  büyük partisinde  çok büyük fırtınalar kopuyor.Birileri partide ille "benim dediğim olacak ben imparatorum" diye diretiyor .Şu adam istifa edecek,bu ekip gidecek yerine şu şu adamlar gelecek diye ısrar ediyor.İlle benim ekibim olmalı diyor.Ekibinde ne gibi marifetler varsa artık ! parti içinde bir kesim de  bunu kabul etmiyor.”ve devam etti.”aslında bu olay çoktan beri vardı ancak seçim dolayısıyla buzdolabına kaldırılmıştı.Siz bakmayın birlik beraberlik pozları verdiklerine her biri diğerini bir kaşık suda boğmak istiyor.” dedi.Tam yeter sende canımı sıktın demeye kalmadan “dur daha bitmedi “ dedi.Nedir söyle dedim ,”olmaz hepsini bir seferde nasıl anlatayım ? haftaya da belediye de bazı hoşnutsuzlukları sana anlatacağım” dedi ve kalkıp gitti.O gidince aklıma Nasrettin Hocanın fıkrası geldi.

Hoca Nasrettin bir akşam hanımına ; “Hanım bu akşam Allaha şükür hiçbir kaydım kasavatım yok erkenden yatağıma uzanım rahat bir uyku uyuyayım “ demiş..mübarek yatağa uzanıp  tam dalmış iken birden kapı dang dang çalmış.Hanımı kapıyı açmış bakmış ki komşular.

-Buyurun demiş,

-Komşular ; “hoca yok mu ? hocayla görüşmek istiyoruz demişler.

Olanları duyan hoca kalkmış yatağından gelmiş,

- buyurun efendiler demiş..

-Komşular “Hoca efendi sen yatağında rahat rahat uyurken komşunun eşeği doğurdu da kuyruğu yok..”

-Hoca da hanımına dönüp ,bak hanım al sana bir dert,iyi ki bugün dert ve kasavatım yok dedim o da oldu,şimdi gözüme nasıl uyku girecek.. !!!

Bu haftalıkta bu kadar.Allaha emanet olun benim can okuyucularım..