Yenidoğan Çetesi: Hasta yönlendirmesinden dolayı maddi kazanç elde ettim
İstanbul’da bebek acil hastalarını önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edip, ölümlerine neden oldukları iddia edilen 22’si tutuklu 47 sanıklı davada beşinci gün başladı. Davayı izlemek için Eski Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı, TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkanı Derya Yanık adliyeye geldi.
Asayiş 22.11.2024 11:37:04
Karar.Com’dan Sema Kızılarslan’ın haberine göre, Yenidoğan Çetesi Davası’nın beşinci gününde Sanık kürsüsünde Gıyasettin Mert Özdemir var. Gelinen aşamada zanlılardan 112 Acil görevlisi Gıyasettin Mert Özdemir hakkında 589 yıl hapis cezası isteniyor.
Özdemir, 112 Acil Servisi’nde ambulans şoförü olarak çalışıyordu. Çetenin önemli elemanlarından biri olan Özdemir hakkında “112 sistemi kullanılmaksızın hasta sevki, hastaların basamaklarında oynamaya yapıp ve gerçeğe aykırı şekilde ilaçları SGK’ya fatura ettirerek nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği, ayrıca İl Sağlık Müdürlüğünün tespitine göre hasta bilgilerini özel hastaneler ile paylaşarak kişisel verileri hukuka aykırı olarak yayma suçunu işlediği” iddia ediliyor.
Mahkeme Başkanı: Savunmanı yapacak mısın?
Gıyasettin Mert Özdemir: Evet. Suçlamaların hiçbirini kabul etmiyorum. Ancak hasta yönlendirmesi yaptığımdan dolayı maddi bir kazanç elde ettiğimi kabul ediyorum. Diğer bir sevk algoritması yoğun bakım ünitesi olmayan hastanelerle ilgilidir. Bu hastaneler, tıp merkezi ruhsatlarından farklıdır. Yoğun bakım ihtiyacı olduğunda, 112 nakil birimine bilgi verilmesi gerekir. Ancak sadece hasta bilgilerinin 112 nakil birimine iletilmesi yaklaşık 30 -45 dakika dakika sürmektedir.
112 Acil Çağrı Merkezi ve nakil yerlerinin iki farklı birim olduğunu vurgulamak istiyorum. İddianamede, hastayı 112’ye bildirmeyen tıp merkezlerinden bahsediliyor.
Tıp merkezlerindeki sevk algoritmasından söz etmek istiyorum. Tıp merkezleri isteseler de 112’ye doğrudan bildirim yapamazlar. Bu, telefonla acil çağrı olarak bildiriliyor. İstanbul Avrupa yakasında sevkleri idare eden 4 küvezli ekip olduğunu ve bu ekiplerin bir hastayı alıp diğer bir hastaneye götürmelerinin 2-3 saat sürdüğünü belirtmek istiyorum.”
Gıyasettin Mert Özdemir: "Beni örgüt yöneticisi olarak gösterdikleri için 10 bebeğin ölümüyle beni sorumlu tutuyorlar. Bunun tekrar Savcı Yavuz Engin tarafından art niyetli yapıldığını belirtmek isterim. Kaya Bebek bir bebek sevki değil, bir gebe sevkidir. Sadece Kaya Bebek ile ilgili adım geçmektedir”
Gıyasettin Mert Özdemir: Maddi kazanç elde ettiğimi söyledim.
Mahkeme Başkanı: Kimden elde ettin?
Gıyasettin Mert Özdemir: Hasta yönlendirmesi yaptığım için Fırat Sarı’dan ödeme aldım.
Mahkeme Başkanı: Ne kadar anlaşmıştınız?
Gıyasettin Mert Özdemir: Net bir şey yok. Yönlendirdiğim hastalar üzerinden kendi nezdinde değerlendirip ödeme yapıyordu.
Mahkeme Başkanı: Şafak Hastanesi’nde kiminle anlaşmıştınız?
Gıyasettin Mert Özdemir: Bağcılar Şafak Hastanesi’nde Mustafa Kazan ile anlaşmıştım.
Mahkeme Başkanı: “Türk mü, Suriyeli mi? Kaçıncı Suriyeli oldu bu?" diye kızıyorsun bir telefon konuşmasında. Bunun nedeni ne?
Gıyasettin Mert Özdemir: Konuşmayı hatırlamıyorum. Suriyeli bebekler, özel hastaneler tarafından kabul edilmediğinde devlet hastanelerine de sevk edilemiyordu. Bu nedenle Türk hastaları tercih ediyordum. Her özel hastane sahibi gibi yoğun bakımların dolu olmasını isterdi Fırat Sarı.
İYİ Parti İstanbul Milletvekili Buğra Kavuncu, duruşmayı takip etmek üzere salona geldi.
Mahkeme Başkanı: Suriyeli için "Günlük 3 bin dedim, kabul etti" diyorsun.
Gıyasettin Mert Özdemir: Sigortası olmadığı için böyle söylüyorum."Kaynak: KARAR