Arı sütüyle kısırlığa çare aranıyor: Hayvanlardan insanlara umut
Adıyaman’ın Tut ilçesinde yürütülen bilimsel çalışmada, arı sütü verilen kısır ineklerin gebe kaldığı tespit edildi. Veteriner Hekim Dr. Ali Tekçe öncülüğündeki ekip, bu doğal ürünün insanlardaki kısırlık tedavisinde de etkili olup olmadığını araştırmaya başladı.

Bilim-Teknoloji 01.07.2025 13:17:27
Adıyaman'ın Tut ilçesinde veteriner hekim olarak görev yapan Harran Üniversitesi Veteriner Fakültesi Doğum ve Jinekoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Ali Tekçe'nin öncülüğünde yaklaşık 15 kişiden oluşan bilim insanları ‘arı sütünün' yeni bir özelliğini keşfetti.
Katıldığı bir eğitimde ‘Kısır arı işçilerin arı sütü yedikten sonra fertil hale geldiğini' öğrenen Veteriner Hekim Ali Tekçe, bunu insanlarda da uygulayabilmek için kolları sıvadı.
Harran Üniversitesi ve Adıyaman Üniversitesi'nden alınan çalışma izinlerinden sonra tıp ve veteriner fakültelerinden akademisyenler ile birlikte çalışmalara başladı. Arı sütlerinin Harran Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi Laboratuvarında çalışılmasından sonra ilk olarak rat (deney faresi) sonrasında ise 120 baş kısır ineklerde rektal yoldan kısırlık tedavisi için uygulandı.
İstatistiksel olarak ‘P' değeri anlamlı bulunarak bilimsel değer kazandı. Yapılan bu önemli çalışma Amerika'da Bio medical Science and Clinical Research isimli dergide bilimsel makale olarak yayınlandı.
Hayvanlarda sağlanan başarının ardından çalışmanın üçüncü aşamasına geçildi. Arı sütünün çocuk sahibi olamayan kısır insanlarda da uygulanması için gerekli izinler alındı. Arı sütü empriyo ve spermatoza çalışmalarına Malatya'da bir tüp bebek merkezinde başlanıldı. Türk bilim insanlarının yıllar süren bu çalışmasının üçüncü aşaması da başarılı olursa insanlık için önemli bir buluş elde etmiş olunacak.
Konuyla ilgili bilgi veren Harran Üniversitesi Veteriner Fakültesi Doğum ve Jinekoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Ali Tekçe, "Öncelikle arı sütüne olan ilgimiz şuradan çıktı. Ardahan Arıcılık Enstitüsünde gördüğümüz bir eğitim esnasında, kısır işçi arılarının arı sütü yedirildikten sonra fertil hale geldiğini yani üremeye uygun olan, uygun hale geldiğini derste işledikten sonra bizde bir fikir oluştu. Biz bu arı sütünü insanlara nasıl uygulayabiliriz aşamasına geldik. Onun içinde belirli aşamalardan geçmemiz lazımdı. İlk aşama ratlarda siklofosfamid çalışmasıydı. Biz ratlara yaptığımız arı sütünde olumlu sonuçlar aldıktan sonra bunu bilimsel olarak da yayınladıktan sonra bir sonraki aşama olan süt sığırlarına geldik. Bunun için biz 120 baş hayvan seçtik. Deney, deney gurubu, hasta gurubu ve kontrol gurubu olmak üzere. Hasta guruplarına yanı kısır ineklere yaptığımız arı sütü uygulamasında arı sütünün işe yaradığını ve kısır ineklerin tedavi edilebildiğini tespit ettik. Bunu tezimizde de yayınladık. Sağlık Bilimleri Enstitüsünde de onayladıktan sonra makale havuzuna attık. Amerika da ki kıymetli bir dergi tarafından bir teklif aldık. Bu bilimsel araştırma dergisi bizim makaleyi yayınladıktan sonra biz yaptığımız çalışmanın hem bilimsel temelini oluşturduk hem de insan çalışması olacak olan üçüncü aşamaya da geçmiş olduk. Şu anda embriyo transferi ve embriyo üretim aşamasında meydana gelen aksaklıkları arı sütüyle önleyebileceğimiz bir çalışma tasarlıyoruz Malatya'da ki tüp bebek merkezinde. Arı sütü kalıntı bırakmayan sorun olduğu için kadınlarda ilerleyen dönemlerde çeşitli hastalıkların oluşmamasını sağlamış olur. İnşallah biz o çalışmalarımızı kısa sürede tamamlar tekrardan bilimsel camiaya faydalı olmuş oluruz" dedi.
Harran Üniversitesi Veteriner Fakültesi Doğum ve Jinekoloji Anabilim Dalı Dr. Ömer Korkmaz ise "Ratlarda deneysel bir çalışma yaptığımızda siklofosfamidin yumurtalık üzerindeki etkisini, olumsuz etkisini arı sütünün çözdüğünü gördük. Bu bizi müthiş heyecanlandırdı. Çünkü çağımızın hastalığına bir derman bulabileceğimizi ön gördük" diye konuştu.