Boynukara;Mecliste katliam yapmak istediler..!
Darbecilerin gözleri o kadar dönmüştü ki, insanların içinde olduğunu bile bile araçları tanklarla ezdiler. Boğaziçi köprüsünün üstüne keskin nişancı yerleştirip halka ateş ettiler.Amaçları helikopter ile TBMM'ye asker indirip herkesi infaz etmekti. Polislerin karşı ateşiyle bunu yapamadılar. Bu, olabildiğince kirli bir düşüncenin ve anlayışın dışa vurumu. Yabancılara hizmet edenlerin ruh hali..
17 2016-07-25
Bu darbenin diğer darbelerden farkı nedir?
Bu darbe girişimi darbeciler açısından da darbeye karşı çıkanlar açısından da birçok farklılık içeriyor. Bakın, darbeciler ilk kez halka ateş etti. Sivil insanları katletti. Tankları insanların üstüne sürdüler. Gözleri o kadar dönmüştü ki, insanların içinde olduğunu bile bile araçları tanklarla ezdiler. Boğaziçi köprüsünün üstüne keskin nişancı yerleştirip halka ateş ettiler. Halk tarafından seçilmiş ülkenin cumhurbaşkanını infaz etmek için saldırıda bulunuldu. TBMM defalarca bombalandı. Bombalanma sırasında genel kuruldaydım. Son bombalamada binanın yıkıldığını düşündüm. İki kez helikopter ile TBMM içine asker indirmek istediler. Polislerin karşı ateşiyle bunu yapamadılar. Amaçları o an mecliste olan herkesi infaz etmekti. Tüm bunlar olurken farklı siyasi partilerden insanlar TBMM’deydi ve meclisi çalıştırdılar. Zaten darbecileri çılgına çeviren de meclisteki tüm partilerin darbeye karşı çıkmalarıydı. Tabi darbecilerin bu farklı, kirli ve kanlı girişimlerine karşı halkın da uyguladığı farklılıklar oldu. Halk, darbecileri değil, oylarıyla seçmiş olduğu cumhurbaşkanını dinledi. Sokaklara çıktı. Tankların karşısında durdu. Cumhurbaşkanımızın talimatı gereği günlerdir sokaklarda. Hem de hiçbir olumsuzluğa izin vermeyerek sokakta. Şiddete ve ayrıştırıcı dile izin vermeyerek sokakta. Bu dünya tarihinde çok az rastlanan bir durum.
Türkiye birçok darbeye şahit oldu, hiç bir cunta ilk günden meclise, mit’e, polise kısacası devletin stratejik kurumlarına saldırmadı. Nedir bu yapının kini?
Bu, olabildiğince kirli bir düşüncenin ve anlayışın dışa vurumu. Yabancılara hizmet edenlerin ruh hali. Gayri milli oluşun açık göstergesi. Bakın stratejik kurum olarak dile getirdiğiniz kurumlar darbeye karşı direnebilecek ana kurumlar. O nedenle oraları hedef aldılar. Bu kurumları imha ettiklerinde başarılı olacaklarını düşünüyorlardı. Ama o kurumlardaki yiğit ve milli unsurların sergilediği direniş tüm oyunları bozdu.
Sizce bu cuntanın arkasında kimler var? Üst akıl hocaları kim?
Darbe girişiminin bir görünür aktörleri var. Bunlar hazırladıkları atama listesiyle kendilerini açığa verdiler. Arkasında kimlerin olduğu ise birkaç gün içinde netleşir. Aslında bunu anlamak için şu an da elimizde çok veri var. Kimi ülkelerin darbe karşısında sergilemiş oldukları ikircikli durum her şeyi açıklıyor. İncirlik üssünde kalkan tanker uçaklara rağmen darbeye karşı açık pozisyon almayı öteleyenlerin kim olduğunu herkes biliyor! Sayın cumhurbaşkanımızın yurtdışına kaçtığını, Almanya’dan sığınma talep ettiğini hangi ülkenin medya organlarının servis ettiğini biliyoruz. Bunlar er veya geç bunun hesabını verecek.
İletişimin bu kadar yaygın olduğu bir dönemde, bu yapı kendini nasıl gizleyebilmiş?
Bu yapının kendini gizlediği yok. Ama TSK ve polisin içindeki unsurlar kendilerini gizlemiş olabilirler. Bunu ise ilgili kurumlar süreç içinde iyi araştırıp gerekli tedbirleri almalılar. Bu devletin, ülkemizde yaşayan tüm insanların devleti olduğunu akılda tutmak lazım. Hiç bir kurum, kim olursa olsun, tek bir anlayışa bırakılamayacak kadar önemlidir. Bir anlayış toplumun diğer kesimlerini ötekileştirip sistemin dışına itiyorsa, sorun vardır demek ki. Devletin buna izin vermemesi lazım.
Başta mit olmak üzere devletin istihbarat birimleri nasıl haberdar olmaz?
Kamuoyuna yapılan açıklamalara göre MİT saat 16.00 civarlarında konuyu Genelkurmay başkanı ile paylaşmış. Genelkurmay başkanı da kimi tedbirler almış. Alınan tedbirlerden dolayı da darbeciler bu girişimin saatini öne almışlar. Bakın bu olmasaydı, bugün Türkiye çok farklı bir konumda olabilirdi. MİT’in bu bilgiye ulaşması ve gerekli tedbirlerin alınması, darbenin başarısız olmasındaki önemli faktörlerden birisi. Bunun yanı sıra MİT kampusuna ilişkin saldırıda sergilenen kahramanlığı da akılda tutmakta yarar var. Sorun bu konuyu Sayın cumhurbaşkanı ve sayın başbakan ile paylaşmada. Bunu ise kendileri açıklamıştır diye düşünüyorum.
Bu FTÖ/PDY tek başına bu işin üstesinden gelebilir mi? Perde arkasındaki güç/güçler kim?
Bu karanlık ve kirli anlayışın yabancı istihbarat örgütleriyle ilişkili olduğunu bizler yıllardır söylüyoruz. Bakın bu örgütün yabancı istihbarat örgütleriyle iş tuttuğunu, onların çıkarları için çalıştığını yazdığım için 1991 yılında hakkımda dava açılmıştı. Yani bizim açımızdan bilinmeyen şey fazla değil. Ancak darbe süreci henüz yeni. Darbeye ilişkin soruşturma başlatıldı. İstihbarat birimleri çalışıyor ve süreci analiz ediyor. Bunlar bu analizlerden ve değerlendirmelerden sonra daha net olarak ortaya çıkacak.
Halkın reaksiyonunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Halkımızın bu reaksiyonu takdire şayandır. Milletimize ne kadar teşekkür etsek az. Millet sağduyuyu bırakmadan, vakur bir biçimde ve şiddete bulaşmadan meydanlarda darbeye karşı çıkıyor. Bundan alınacak çok ders var. Milletimiz vatansızlığın ve silahın gölgesinde yaşamanın ne demek olduğunu çok iyi biliyor. Yanı başımızdaki Suriye ve Irak’ın durumunu biliyor. Küresel güçlerin Türkiye’yi de aynı pozisyona getirmek istediğinin farkındaydı. Ve buna hayır dedi.
Tehlike tam geçti diyebilir miyiz?
Tehlike azaldı. Geçti demek mümkün değil. Bakın bir infaz listesinden bahsediliyor. Şu an buna dikkat etmek lazım. Asında bunu ilk gün uygulamışlar. Terörle Mücadele Daire Başkanını toplantı için çağırıyorlar ve başına bir torba geçirdikten sonrada ensesinden tek kurşun ile infaz ediyorlar. Günlerdir hayat mücadelesi veriyor. Dua edelim kendisine. İki yüzün üstünde isimden bahsediliyor. Burada kimi olduğu önemli değil. Bu ülkenin cumhurbaşkanını infaz etmek isteyen kirli ve kanlı anlayış daha kimleri infaz etmez ki? Kendisine tehdit olarak gördüğü herkes onların ölüm listesinde. Allah hepimizi bu tür karanlık ve milli olmayan anlayışların şerrinden korusun.
Bu işi tiyatro olarak görenlere ne söylemek istersiniz?
Bu işin tiyatro olduğunu söyleyenlere söyleyeceğim tek şey, darbeye ilişkin ortaya çıkan görüntüleri izlemeleridir! İnsan bunu söylerken azıcık utanır. Yüzlerce insan katledilmiş. Her taraf bombalanmış ve bazıları olan bitene tiyatro diyor. İnsanda utanma olmayınca her şeyi söyleyebiliyor.
Adıyamanlıların duruşunu nasıl gördünüz?
Adıyaman halkı bir kez daha milli iradenin yanında olduğunu gösterdi. Günlerdir sokaklarda. Tüm kesimleriyle sokaklarda. Ne kadar teşekkür etsek az. Adıyamanlı hemşerilerimize minnettarız.
Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Bu süreçte medyanın sergilediği tutum da çok olumluydu. Sayın cumhurbaşkanımız ve Sayın başbakanımız bunu vurguladılar. Sizin aracılığınızla ben de bunu tekrarlamak istiyorum. Teşekkür ederim…
Bu yoğunluk içinde bize zaman ayırdığınız için biz size çok teşekkür ediyoruz.
RÖPORTAJ: R.FERHAT VURAL