Adıyaman Yıkık, Türkiye Yorgun!


 R. Ferhat VURAL    06.07.2025 11:38:32  


Son dönemde yaşanan gelişmeler, insanın ruhunu daraltacak boyutlara ulaştı.

Yanı başımızda 14 yılı aşkın süredir devam eden Suriye iç savaşı, milyonlarca insanın ölümüne neden oldu. Yüz binlercesi, başta Türkiye olmak üzere birçok ülkeye sığınmak zorunda kaldı. Suriye’de hâlâ taşlar yerine oturmuş değil.

Bir yılı aşkın süredir ise İsrail, dünyanın gözü önünde Gazze’de açık bir etnik temizlik yürütüyor. Çoluk çocuk, genç yaşlı demeden sivil katliamlarına devam ediyor. Geçtiğimiz haftalarda, adeta uyuz bir köpek gibi sağa sola saldıran İsrail, İran’a saldırdı. Öncesinde Lübnan’ı hedef aldı. Suriye’deki kaostan faydalanarak ABD ile birlikte ülkenin stratejik noktalarını, altyapısını bombaladı.

Böylesine bir ateş çemberiyle çevrelenmişken, ülke içinde çok mu huzurluyuz?

Maalesef hayır.

Dizginlenemeyen enflasyon, her geçen gün artan hayat pahalılığı, yağmur gibi yağan zamlar milletin belini bükmüş durumda. Her gün yeni bir yolsuzluk operasyonuna, yeni bir gelişmeye uyanıyoruz. Ülkenin her tarafından orman yangınlarıyla ciğerlerimiz yanıyor!

Özellikle CHP’li belediyelere yönelik yapılan operasyonlar, kayyım atamaları gündemi meşgul ediyor.

Şehir Yorgun, Halk Bitkin!

Dün, Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen bir yolsuzluk soruşturması kapsamında Ankara’daki evinde gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi, “Belediyeye iş yapan şirket yöneticilerinden haksız maddi menfaat talebinde bulunmak. Kişileri parayı alması için Belediye Başkan Yardımcısı Ceyhan Kayhan’a yönlendirmek. Soruşturmada ayrıca tutuklanan eski Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın suçtan elde ettiği kazançla aldığı araç ve taşınmazları kendi üzerine yapmak.”

Dosyanın içeriğini bilmiyoruz. Hâkim ya da savcı değiliz; kimseyi aklamak ya da suçlamak gibi bir misyonumuz da yok. Elbette ki en doğru kararı yargı verecektir. Temennimiz, adil bir yargılama süreci sonunda Başkan’ın aklanıp görevine geri dönmesidir. Şayet iddia edildiği gibi bir yolsuzluk, hırsızlık maddi menfaat elde etmek gibi etik dışı işler de varsa, hangi partiden veya hangi makamda olursa olsun ayrım yapılmadan herkes yargı önünde hesap vermelidir. 

Zaten Adıyaman, 6 Şubat depremlerinde yerle bir olmuş bir şehir. Her yer hâlâ enkaz yığınlarıyla dolu. Toz, toprak, trafik keşmekeşi...

Bir de buna intiharlar, cinayetler, uyuşturucunun pençesindeki gençlerimiz eklenince içimiz daha da kararıyor.

Her gün bu karanlık tabloya tanıklık eden, yazan bir gazeteci olarak; içimizi ferahlatacak, yaşama sevinci uyandıracak gelişmeler görmek istiyoruz.

Kavgaların, kaygıların olmadığı, herkesin huzur içinde yaşadığı bir beldede, bir ülkede yaşamayı özlüyoruz.

Çok şey mi istiyoruz acaba?

Sağlıcakla kalın.