Çakma Muhalifler: Protokolün VIP Palyaçoları..


 R. Ferhat VURAL    28.09.2025 09:42:30  


Onlar hiçbir resmî görevleri olmamasına rağmen yanlarında her kapıyı açacak kartlar taşırlar. Nereye gitseler ön sırada otururlar; çünkü arka sırada oturmak onların omurga yapısına ters. Hele ki yemekli bir davet… Menü ne olursa olsun mutlaka oradadırlar. Kibirlerinden göz hizasını bile göremezler; burunları Everest gibi, hep havada.

Hiçbir vekil, başkan veya bürokratla kötü olmazlar; çünkü güçlüyle kavga etmek, onların hayat felsefesine ters. Güçlüye kedi, garibana aslan… Mahalledeki bakkala bile racon kesebilirler ama milletvekiliyle, belediye başkanıyla konuşurken kelimeleri tartar NASA’dan destek alırlar.

Şehrin sorunlarını anlatırken bile “ama” cümlesini Paris’ten, Viyana’dan ithal ederler. Adıyaman’ın çukur yollarından söz ederken bile sözü Eiffel Kulesi’ne bağlarlar. Cesaret desen yok; korkak, ürkek, pısırık… Ama ukalalıkta, gevezelikte rakipsizdirler.

Sosyal medyada makineli tüfek gibi paylaşımlarda bulunurlar: “Lavabodayım.” – “Çay içiyoruz.” – “Bakın, merhaba dedim.” Mahremiyet mi? O da ne? Görünür olacağım diye komiklikle rezillik arasında mekik dokurlar.

Kelimeleri var, ama anlamları yok. Bir kavramı öyle kullanırlar ki, sanki Harvard’dan yeni çıkmış profesör sanırsınız. Halbuki cahillikleri, konuşmanın üçüncü dakikasında bağırır. Hani derler ya: “Şecaat arz ederken merd-i Kıpti sirkatin söyler.” İşte onlar tam da o.

Ve Finalde Küçük Bir Hikâye…

Bir gün bu “çakma muhaliflerden” biri, bir davette protokol masasına oturmuş. Önüne gelen tabağa bakmış: içli köfte. Hemen yanındaki bürokrata dönüp, burnunu havaya kaldırarak, “Aslında bunun Viyana’da çok daha rafine bir versiyonunu yemiştim,” demiş. Masadakiler merakla sormuş:

“Ne vardı içinde?”

Bizimki önce bir durmuş, sonra bilmiş tavırla cevaplamış:

“İçli köfte işte… Ama daha Avrupai.”

Masadakiler kahkahaya boğulmuş, o ise hâlâ ciddi ciddi, tabağına bakıp not alıyormuş: “Yarın sosyal medyaya atayım.”

İşte böyledir çakma muhaliflerimiz, kendilerini kahraman sanıyorlar ama aslında şehrin en ucuz skeçlerinde figüranlıktan öteye gidemiyorlar.

Sağlıcakla kalın