Dokunulmazlıklar kalktı, eee şimdi?


 Doç. Dr. M. Sadık BEKTAŞ    22-05-2016  


Gün yok ki, Türkiye'den güzel haberler alalım. Her gün bir olay, bir patlama, bir tecavüz, bir şehit....derken birde başımıza bu dokunulmazlık meselesi çıktı. Gerçi eğer, haklı, dürüst bir yargılama olacaksa, varsın bu milletin vekillerini de yargılasınlar. Ama korkarım ki, bu gelişmeler perde arkasında konuşulanların bir planı. Batı siyaset, felsefe ve sosyoloji literatüründe çok önemli bir konu vardır. Hatta o kadar önemlidir ki, doğuştan gelen bir hak olduğu gibi görülmekte. Bu doğuştan gelen hakın adı "Freedom of speech veya Freedom of thoughts" yani "konuşma veya düşünme özgürlüğü". "herkes istediğini, söylemekte, düşünmekte özgürdür" sözü üzerine oturtulmuş bir eğitim ve siyaset var.

Zaten bu yüzden değil midir batının, her alanda bizlerden üstün olması. Türkiye'de istediğini söylemekte özgür olduğunu kimse bana söyleyemez. Söyleyen olursa da alın ispatı, dokunulmazlıklar. Eğer bir milletvekili, teröre yardım, hırsızlık, rüşvet...vb olaylara karışmışsa, kesinlikle yargılanmalıdır ama sırf düşüncesini söyledi diye tutuklamak, demokrasiye vurulan bir darbedir ki bu son dokunulmazlıklar, korkarım ki düşüncesini söyleyenleri de kapsamakta. Kimse yazımı farklı yerlere çekmesin, HDP veya AKP'yi savunmuyorum, sadece yukarıda saydığım olaylara karışan milletvekillerinin yargılanmasında hak olduğunu söylüyor, ama sırf bir ideolojiyi savundu diye hapse attırmak yapılacak en büyük ayıplardan biridir..